Gazeteci Alican Uludağ: Yargısal bir tacizle karşı karşıya kaldım

Gazeteci Alican Uludağ, “Yargıda Bahçeli krizi” başlıklı haberi hasebiyle ismini açıklamadığı bir hâkim tarafından ikinci defa şikâyet edildiğini, Ankara Emniyeti’ne “Savcılık talimatı var” denilerek tekrar çağrıldığını söz etti. Sözü sırasında “aynı habere iki farklı soruşturma açılmasının, basın özgürlüğüne hukuka muhalif bir müdahale ve yargısal taciz olduğunu” yazdırmak istediğini fakat polisim bunu yazmak istemediğini aktardı. 

Savunmasına müdahale edemeyeceğini belirtmesi üzerine polis memurunun “aniden söze orta verdiğini” anlatan Uludağ, bahse ait tutulan tutanağa da sözünün yarıda kesildiğini eklemek istediğini lakin bu sefer de buna mani olunmak istendiğini aktardı. 

Uludağ, “Kasıt var mı yok mu bilmiyorum. Lakin birebir habere açılan ikinci soruşturma kapsamında ikinci sefer söze çağrılmam nedeniyle yarım günümü emniyette geçirmek zorunda kaldım. Hem savunma hakkım ihlal edildi hem de bir manada yargısal bir tacizle karşı karşıya kaldım” dedi.

Uludağ’ın toplumsal medya paylaşımı şöyle:

“Bugün yaşadığım ‘yargısal bir tacizi’ anlatacağım. Tıpkı hareketten ötürü 2 sefer yargılama olur mu? Oldu. Bugün şahsen yaşadım. “Yargıda Bahçeli krizi” haberim nedeniyle bir hâkimin şikâyeti üzerine 7 Aralık’ta kuşkulu sıfatıyla tabir vermiştim. Soruşturma hâlâ devam ediyor. Bugün Ankara Emniyeti’ne ‘savcılık talimatı var’ denilerek yine çağrıldım. Gittiğimde, tıpkı hâkimin, 2. defa yaptığı şikâyeti üzerine, birebir habere 2. bir soruşturma açıldığını gördüm. Polise bu durumu söyledim. Kendisi de bunun farkına vardı lakin tekrar de tabirimi almak istedi.

Tabirim sırasında tıpkı habere iki farklı soruşturma açılmasının, basın özgürlüğüne hukuka karşıt bir müdahale ve yargısal taciz olduğunu yazdırmak istedim. İfadeyi alan polis, evvel bunu yazmak istemedi. Savunmama müdahale edemeyeceğini belirtmem üzerine apansız tabire orta verdi.

Odadan dışarı çıkarak ‘savcıyla görüşeceğim’ dedi. Ben de başlayan sözün iptal edilemeyeceğini belirterek, söze devam etmesinde ısrarcı oldum. Kendisi görüştükten sonra savcının talimatı gereği ‘bu bahiste daha evvel söz verdiğime’ ait tutanak tutacağını bildirdi.

Bu tutanak hazırlanırken de polis, tabirime başlanıp yarıda kesildiğini eklemek istemedi. Bunun üzerine, tutanağı imzalarken altına bunu not düştüm. Vazifeli polis, bunun üzerine tutanağa ‘ifademin başlanıp yarıda kesildiğine’ ait ibare eklemek zorunda kaldı.

Kasıt var mı yok mu bilmiyorum. Lakin birebir habere açılan ikinci soruşturma kapsamında ikinci defa söze çağrılmam nedeniyle yarım günümü emniyette geçirmek zorunda kaldım. Hem savunma hakkım ihlal edildi hem de bir manada yargısal bir tacizle karşı karşıya kaldım. Olay bu.”