Prof. Dr. Aziz Sancar: Aşı karşıtıysan meskenine kapan; bulaştırmaya hakkın yok

Ulusal Eğitim Üst Kurumu’nın davetiyle Prof. Dr. Aziz Sancar Eğitim Yerleşkesi’nin açılış merasimine katılmak için Ankara’ya gelen Prof. Dr. Aziz Sancar, açıklamalarda bulundu.

Sancar, “Buraya gelmeden bir hafta evvel değerli bir buluş yaptık ve bu kanser tedavisinde kullanılabilecek. Beyin kanserinde kullanılabilecek bir buluş. Kısa vadede bunun gerçekleşebileceğini söyleyemem. Fakat benim için çok tatmin edici bir buluştu” tabirlerini kullandı.

“Adımı vermeleri benim için büyük bir onur”

İsminin verildiği eğitim yerleşkesini çok beğendiğini belirten Sancar, “Çok beğendim, çok farklı bir yaklaşım. Anladığım kadarıyla Türkiye’de birinci kere o denli bir şey yapıldı. Adımı vermeleri benim için büyük bir onurdu. Türkiye’den gelen her şey büyük bir onur; lakin bu türlü yeni bir sisteme benim adımın verilmesi ayrıyeten büyük bir onur. Benim hemşehrilerimin verdiği onurla birleştirdim. Bismilli kardeşlerimiz de oradaki liselerine benim adımı vermişler” diye konuştu.

“Hiç kimsenin diğerinin hayatını tehlikeye atmaya hakkı yok”

Aziz Sancar, pandemi döneminde aşı tersliği ile ilgili, “Türklerin, Rusların, Almanya’daki Türk kardeşlerimizin ve Amerikalıların geliştirdiği bütün aşıların Covid’i tedbire bakımından tesiri var. Bunu kabul etmek lazım. Etmeyenlerin kendi bilecekleri iş lakin aşı olmamak diğerine da ziyan veriyor. Hiç kimsenin diğerlerini tehlikeye atmaya hakkı yok. Bunu kabul eden eder, etmeyen etmez. Geçen ziyaretimde de söylemiştim ve aleyhimde konuşanlar oldu. İstedikleri kadar konuşsunlar. Hiç kimsenin diğerinin hayatını tehlikeye atmaya hakkı yok. Aşı tersi olabilirsin, meskenine kapan ve aşı olma; lakin dışarı çıkarsan millete bulaştırırsan bu hakkın yok” dedi.

“Bana sorarsanız 3’üncü doz aşı olarak isteyen Turkovac’ı kullansın”

Aziz Sancar, yerli Malum hastalık aşısı Turkovac’ın kullanıma girmesinin çok kıymetli olduğunu belirterek, “Turkovac aşısı duyduğum kadarıyla tesirli ve hami. Dünyaca kabul edilmesi ve neşredilmesi bekleniyor. Şu andaki bilgiler Turkovac’ın çalıştığını, tesirli olduğunu gösteriyor. Bana sorarsanız 3’üncü doz aşı olarak isteyen Turkovac’ı kullansın. Aşıların DNA üzerinde tesir sağlayacağı görüşü mantıksız. Ben toplumsal medya kullanmıyorum. Bana oradan yazmışlardı; ‘Aziz Sancar moleküler biyoloji öğrensin’ diye. Onu yazan adam doğmadan evvel ben mRNA üzerine çalışıyordum. ‘Genimizi etkiler’ kelamları safsata” diye konuştu.

“Bir çıkıp ‘Ben kanserin tedavisini buldum’ derse inanmayın”

Kanser tedavisine ait yaptığı çalışmalara değinen Sancar, “Kanser tedavisi çok uzun vadeli bir durum. Bir çıkıp ‘Ben kanserin tedavisini buldum’ derse inanmayın. Yavaş yavaş birçok kanser tedavi edilebiliyor. Biz de bu hususta uğraşıyoruz. Buraya gelmeden bir hafta evvel değerli bir buluş yaptık ve bu kanser tedavisinde kullanılabilecek. Beyin kanserinde kullanılabilecek bir buluş. Kısa vadede bunun gerçekleşebileceğini söyleyemem. Lakin benim için çok tatmin edici bir buluştu” dedi.

“Biz saygınlık istiyorsak, Amerika’ya, İngiltere’ye, Almanya’ya hayranlıkla bunu kazanamayız”

Sancar, Türk gençlerine öğütlerde bulunarak, dedi.

“Ankara’ya her gelişimde Anıtkabir’i ziyaret ederim”

Prof. Dr. Sancar, 3’üncü sınıfı Ankara’da okuduğunu söyleyerek, “Ankara Kalesi’nde yemeğe gittiğim bir yer vardı yoğunluktan gidemedim. Orada gözleme yemeyi çok severim. Anıtkabir’i ziyaret ettim. Ankara’ya her gelişimde Anıtkabir’i ziyaret ederim” diye konuştu.

Sancar, Türkiye’ye geldiğinde Ankara, İstanbul ve Mersin’e gittiğini belirterek, “Babam vefat ettikten sonra annem Mersin’e göç etti. Bizim aileden kimse kalmadı. Üvey kardeşlerim vardı. O bakımdan bütün ziyaretlerimi annem sağken daima Mersin’e yaptım. 3 kız kardeşim de oradaydı. İstanbul’da da erkek kardeşlerim vardı. Çoklukla ziyaretlerim Mersin, Ankara, İstanbul olurdu. Mardin’e en son 1986’da gittim. Diyarbakır Dicle Üniversitesi’nde ziyaretçi profesör olarak 3 ay çalıştım. O vakit annem de Savur’daydı, en son Mardin sucuğu yaptık” dedi.

KKTC rozetini çıkarmıyor

Aziz Sancar, yakasındaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) rozeti ile ilgili de “Benim manevi kızım Kuzey Kıbrıslı ve onun babası Erenköy gazisi. Biz burada oturup vatan, millet, Sakarya konuşuyoruz; fakat tıbbiyede ve hukukta okurken işini gücünü bırakıp Erenköy’e gidip orada Kıbrıs Türkü’nü savunmak benim için çok değerli ve o bakımdan onu yapanlara onun çocuklarına büyük hayranlığım var. Bunu onurla taşıyorum” diye konuştu.