CHP’li Tanrıkulu’ndan Osman Kavala kararına reaksiyon: Nitekim aklımızla alay ediyorlar; biraz vicdan yok mu sizde?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Seyahat Parkı davasının tek tutuklu sanığı olan ve bin 574 gündür cezaevinde bulunan iş insanı Osman Kavala’yı tekrar tahliye etmedi. Mahkeme, daha evvel Seyahat Parkı davası ile birleştirilen Çarşı davasının yine ayırılmasına kararı vererek, duruşmayı 21 Mart 2022 tarihine erteledi.

Duruşma sonrası adliye önünde basın açıklaması yapıldı.

“Birleştirme kararı başından beri hatalıydı” diyen avukat Cihan İşler şunları söyledi:

“Bu evrakta daha evvel verilen birleştirme kararı başından itibaren kusurluydu. Seyahat’in ne olduğunun bu kadar tartışılmaya açıldığı bir Seyahat belgesinin, onunla alakası olmayan çeşitli belgelerle birleştirilerek yürütülmeye çalışılması esasen başından itibaren hukuka karşıt bir haldi. Lakin biz birleştirmelerle ilgili halimizi biliyorsunuz. Şu halde söyleyeyim, istediğiniz belgeyle birleştirin, istediğiniz evraktan ayırın, Seyahat haklı bir direniştir, Seyahat haktır, seyahat umuttur. Ve siz bu umudu yargılıyorsunuz. Hasebiyle ne biçimde yargılarsanız yargılayın biz Gezi’yi savunmaya devam edeceğiz. ‘Gezi’de bir cürüm ögesi olmadığını nerede isterseniz size anlatırız’ demiştik. Ayırma kararına ait de açıkçası bu manasıyla çok değerli değil. Temel manası şurada, bu belgenin nasıl bir araç olarak kullanıldığını gösteriyor. 5 aydır bu beşerler o vakit neden birleştirilerek yargılandı? 5 aydır birleştirme ismi altında yürütülen işlerle Osman Kavala neden tutuklu tutuldu? Neden bizim arkadaşlarımız açısından da bakıldığında aklanma haklarından yoksun edildiler? Asıl soru bu. Karşılığı da maalesef ki duruşma salonu içinde yahut hukuk hudutlarında değil. Bu sorunun yanıtı bu evrakın bir siyasi evrak olması, bir siyasi yargılama olmasında yatıyor.” 

“Aklımızla, hukukla alay ediyorlar”

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da mahkemenin Çarşı davasını Seyahat davasından ayırma kararıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

“Gerçekten yani aklımızla alay ediyorlar, hukukla alay ediyorlar. Çok açık anlatmaya çalışacağım. Osman Kavala’nın tutuklu yargılandığı belge 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeydi. 30. Ağır Ceza Mahkemesi sonuçta bu dava belgesini hukuka alışılmamış bir biçimde 13. Ağır Ceza Mahkemesi evrakıyla birleştirdi. Bugün itibariyle 13. Ağır Ceza Mahkemesi dedi ki ‘Çarşı evrakıyla bu evrak ortasında irtibat yoktur, ayırıyorum’ dedi. E o vakit 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nden gelen belgenin da tekrar 30’a geri gitmesi lazım. Mahkeme ne demiş biliyor musunuz? ‘Fotokopi makinemiz yok, Seyahat belgesi, 100 klasör, Çarşı evrakı 6 klasör. Ben hiçbir klasörün fotokopisini çekip oraya gönderemem. O yüzden ben bakacağım.’ Bakın bu hukuk tarihinde görülmemiş bir iş. Artık ben buradan Yargıçlar Savcılar Kurulu’na, Adalet Bakanı’na sesleniyorum, ya biraz vicdan yok mu sizde? Türkiye’de hukuku, adaleti bu kadar yerlerde süründürmeye hakkınız var mı? Fakat inanın buradan bir sefer daha söylüyorum. Hepsinin hesabını hukuk kuralları içerisinde soracağız.”

TIKLAYIN – Seyahat ile Çarşı davaları ayrıldı; Kavala’nın tutukluluğunun devamına karar verildi