Avrupa Birliği Bakanlar Komitesi, Türkiye’ye yönelik ihlal sürecinde ikinci oylamayı yaptı: Oy çokluğu ile evrakın AİHM tarafından kıymetlendirilmesine karar verildi

T24 Dış Haberler

Avrupa Birliği Bakanlar Komitesi, AİHM’in kararına karşın Osman Kavala’nın tahliye edilmemesi nedeniyle başlattığı ihlal sürecinde ikinci ve kritik oylamayı yaptı. Komite, oy çokluğu ile evrakın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından kıymetlendirilmesi istikametinde karar aldı.

Buna nazaran AİHM, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi’ni ihlal edip etmediğine ve AİHM kararının gereğini yerine getirip getirmediğine karar verecek. Karar ihlal tarafında çıkarsa, daha sonra komite Türkiye’ye hangi yaptırımın uygulanacağını kararlaştıracak. 

Azerbaycan’dan sonra birinci kere bir Avrupa Kurulu ülkesi hakkında AİHM’e başvuruldu. Azerbaycan, süreç sırasında AİHM kararını uygulamıştı. Türkiye, yeniden Kavala’yı tahliye etme kararı almazsa, Bakanlar Kurulu’nun yaptırım kararı aldığı birinci üye ülke olacak. 

Dışişleri Üst Kurumu: AK Bakanlar Komitesi yargı sürecine hürmet prensibini ihlal etmiştir

Dışişleri Üst Kurumu, kararın açıklanmasından çabucak sonra yaptığı açıklamada, ”Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine hürmet unsurunu ihlal etmiştir.” dedi.

Ankara’dan hususla ilgili yapılan birinci açıklamada, ”AİHM kararlarının icrasını denetleyen Bakanlar Komitesi’nin gündeminde öteki ülkelerle ilgili çok sayıda uygulanmayan karar bulunurken, Kavala kararının daima olarak gündemde tutulmasını, uygun niyetten uzak, kasıtlı ve de tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz” denildi.

Dışişleri Üst Kurumu’nın açıklaması şöyle:

Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi 2 Aralık 2021 tarihinde ülkemizin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Kavala kararını uygulayıp uygulamadığının tespiti konusunu AİHM’e havale etme niyetini içeren bir bildirimde bulunmuş ve bahse ait görüşümüzü iletmemizi talep etmişti.

Hükümet görüşümüz, bugüne kadar gösterdiğimiz işbirliği anlayışıyla uyumlu olarak, 19 Ocak 2022 tarihinde Avrupa Konseyi’yle paylaşılmıştı. Görüşümüzde, ülkemizin AİHM kararının gereğini yerine getirdiği, Kavala’nın tutukluluk durumunun hala devam eden öteki bir yargı süreci nedeniyle olduğu detaylarıyla açıklanmış ve mevzunun hukuk unsurları temelinde incelenmesi davetinde bulunulmuştu.

Buna karşın Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi bugün (2 Şubat) Kavala davasının AİHM’e havale edilmesine dair bir orta kararı oy çokluğuyla kabul etmiştir. Böylece, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi ülkemizde devam eden bağımsız yargı sürecine müdahale niteliği taşıyan yaklaşımını devam ettirmiş ve yargı sürecine hürmet prensibini ihlal etmiştir.

AİHM kararlarının icrasını denetleyen Bakanlar Komitesi’nin gündeminde öteki ülkelerle ilgili çok sayıda uygulanmayan karar bulunurken, Kavala kararının daima olarak gündemde tutulmasını, yeterli niyetten uzak, kasıtlı ve de tutarsız bir yaklaşım olarak görüyoruz.

İç hukukta devam eden dava süreci gözardı edilerek siyasi saiklerle alınan bu önyargılı kararın Avrupa insan hakları sisteminin prestijini zedelediği aşikardır.

Avrupa Kurulu insan hakları sisteminin aktifliğinin sağlanması için, Avrupa Kurulu Bakanlar Komitesi’nin tarafgir ve seçici yaklaşımını bir yana bırakması gerekmektedir. Temennimiz, AİHM’in alınan bu kararı hakkaniyetle değerlendirmesi ve bu mevzuda iç hukukta devam eden dava sürecini dikkate alarak, Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi uyarınca birinci derece mahkemesi üzere hareket etmeden, içtihat ve prensipleri doğrultusunda karar almasıdır.