Bülent Arınç: Rektör, seçimde kendi aleyhine çalışan akademisyeni KHK listesine koydu, konut sahibi kiracısını FETÖ’cü diye ihbar etti

Şehit Yüzbaşı Ali Alkan Vakfı’nın Ankara’da Çankaya Belediyesi’ne ilişkin salonda İnanılmaz Hal Hukuku başlığıyla düzenlediği konferansta konuşan AKP’li Bülent Arınç, 15 Temmuz’un akabinde yaşanan ihbar olayları hakkında konuştu. Arınç, “İhbarlar o denli bir boyuta ulaştı ki, mesken sahibi bile, kiracısını tahliye ettirmek için ‘Benim kiracım FETÖ’cüdür’ dedi. Üniversitenin rektörüne niçin KHK listesine koyduklarını sordular. ‘O geçtiğimiz rektörlük seçimlerinde benim aleyhimde çalışmıştı’ karşılığını aldılar.” örneklerini verdi.

Olağanüstü Hal Hukuku başlığıyla düzenlenen konferansta, avukat Mesut Can Tarım, Prof. Metin Günday ve KHK’yla ihraç edilen eski yarbay avukat Mehmet Alkan konuşmacılar ortasında yer aldı. Eski Türkiye Büyük Millet Meclisi Lideri ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da konferansa katıldı.

Independent Türkçe’de yer alan habere göre, kürsüye çıkıp yaklaşık 1 saatlik bir konuşma yapan Arınç, Kanun Kararında Kararnameler (KHK) ile ilgili bildiriler verdi.

Yaklaşık 3 yıl evvel, eski Anadolu Ajansı Genel Müdürü Kemal Öztürk’ün YouTube kanalındaki programa katıldığını ve bu programın “KHK’lar bir faciadır” başlığıyla yayınlandığını belirten Arınç, “Büyük bir fırtına koptu. Ancak KHK mağdurlarının bile birden fazla beni savunmadı” dedi.

“Ankara’da hain darbe teşebbüsü yaşanıyor, Digor’daki imam işinden oluyor”

KHK’yla ihraç edilenlerden kimilerinin büyük kederi olduğunu söz eden Arınç, terörist olmadıklarını, muhakkak bir kümeye sempati duyduklarını ve 15 Temmuz’daki hain darbe teşebbüsünden uzak olduklarını söyleyerek, “Ankara’da hain bir darbe teşebbüsü yaşanıyor. Kars’ın Digor kazasındaki bir imam irtibat, iltisak ve aidiyet sebebiyle işinden oluyor. Hatta birilerinin tabiriyle hakkında dava açılıp mahkum olabiliyor” diye konuştu.

“Meydana çıkacaktım, istihbarat beni uyardı”

“15 Temmuz’da ‘Ne olduğunu tam bilmiyorum’ diyenlerle, lafı ağzının içinde geveleyenlerle benim işim yok. O gece fiili bir darbe teşebbüsü oldu. Muvaffak olsaydı sonuçlarını düşünmek bile istemezdim. 251 insanımız öldürüldü” ifadeleriyle kelamlarına devam eden Arınç, KHK’lıların utanç yaşadığını ve toplumdan koptuğunu savundu ve kendisiyle ilgili şu örneği verdi:

“Bir pazar yerine girsem, iki tane başı beyni yıkanmış adam ‘Bu FETÖ’cü’ diye bağırsa, bütün pazarın ne hale geleceğini düşündüm. 15 Temmuz’dan sonra meydanlara gitsek ve bu terör faaliyetine karşı çıksak dedim. İstihbarat geldi ‘Belli beşerler orada sizi yuhalatacaklar, hatta tahminen fiili bir müdahaleyle karşılaşacaksınız’ dedi.”

“Ev sahibi kiracısını FETÖ’cü diye ihbar etti”

Kendisinin şu anda etkin olarak avukatlık yapmadığını, arabuluculuğa devam ettiğini aktaran Arınç, açılan kimi dava ve iddianamelerden haberdar olduğunu belirtti.

Arınç, KHK ile ihraç edilen bir akademisyen hakkında karşılaştığı bir olayı şu sözlerle lisana getirdi:

“YÖK’e, listeler gelmeye başladı. 3-4 tane YÖK üyesi, listelere baktılar ve birisi çok tanıdık çıktı. ‘Bırakın bunun FETÖ’cü olmasını, onlar bu adamı düşman bilirlerdi’ dediler ve üniversitenin rektörüne niçin KHK listesine koyduklarını sordular. ‘O geçtiğimiz rektörlük seçimlerinde benim aleyhimde çalışmıştı’ karşılığını aldılar.”

Arınç ayrıyeten, “İhbarlar o denli bir boyuta ulaştı ki, mesken sahibi bile, kiracısını tahliye ettirmek için ‘Benim kiracım FETÖ’cüdür’ dedi” diye konuştu.

Bank Asya açılışındaki fotoğrafa atıf yaptı

FETÖ davalarında kriter olarak belirlenen gazete aboneliği, sendika üyeliği, okullara çocuklarını vermek, Bank Asya’ya para yatırmak üzere suçlamaların, dünyanın hiçbir yerinde irtibat, iltisak ve kanıt sayılamayacağı görüşünü savunan Arınç, FETÖ’yle irtibatlı ya da iltisaklı olmaya kanıt olarak gösterilen sendika üyeliği kriteriyle ilgili “Sendikalara, Ulusal Eğitim Üst Kurumu aidat başına prim veriyordu” sözlerini kullandı.

Eski TBMM Lideri Arınç, Bank Asya’ya para yatırma kriterine ait ise, isim vermeden bankanın açılış merasiminde yer alan siyasalları hatırlattı.

“MHP o kadar kelam sahibi ki…”

Arınç, KHK’lılara sırf AK Parti’yle değil, MHP’yle de temas kurmaları tavsiye etti ve şunları söyledi:

“Siyasette bugün Cumhur İttifakı kelam sahibiyse, amacınızda yalnızca AK Parti olmamalı. MHP ile ilgili neden bir çalışmanız yok? Sayın Bahçeli’ye, onun hukukçu olduğunu bildiğimiz yahut zannettiğimiz milletvekillerine neden ulaşmıyorsunuz? Onlar da kelam sahibi. O kadar kelam sahibi ki, iki sene evvel gerçekleştirilen bir koşullu tahliye sistemine istediklerini koydular, istemediklerini terör hatalısı ilan ettiler.”

“Affa gerek yok, takipsizlik ve beraat alanlar kolay bir kararnameyle vazifesine iade edilebilir”

KHK’lılarla ilgili af çıkarılmasına gereksinim olmadığını savunan Arınç, “KHK’lar bir idari harekettir. Kolay bir kararnameyle bir iki unsurluk bir kanun değişikliğiyle yahut bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle beraat etmiş yahut takipsizlik kararı almış olanların misyonlarına iade edilmesi mümkün olabilir” diye konuştu.