ÇHD’li avukatlar duyurdu: Bu karanlık tablo karşısında direnen tüm emekçi ve işçilerin avukatlığını üstlenmeye hazırız

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi avukatları, son periyotlarda derinleşen ekonomik kriz ve düşük maaş artırımlarına karşı uğraş eden emekçilerin yanında oldukları bildirisini vererek, “Bu karanlık tablo karşısında insanca bir ömür ve onurlu bir gelecek için direnmekten öteki bir yol olmadığını biliyoruz. Direnen tüm personel ve işçilerin istekli avukatlığını üstlenmeye hazırız” açıklamasını yaptı.

ÇHD İstanbul Şubesi avukatları, Çağlayan’daki İstanbul Adliye Sarayı’nın önünde bir ortaya gelerek basın açıklaması yaptı. Pandemi ile derinleşen ekonomik krizin bugün Türkiye coğrafyasının geniş bir kesitini, temel gereksinimlerini dahi karşılayamaz bir hale soktuğunu belirten avukatlar, bunlara karşı aksiyondan diğer yol da kalmadığını vurguladı. Bu çerçevede gayret eden çalışanlara dayanak vermek istediklerini belirten avukatlar ismine açıklamayı Çiğdem Akbulut yaptı. Bugün ÇHD Ankara Şubede de okunan ortak açıklama şöyle:

“Ekonomik kriz, temel muhtaçlıkları dahi karşılayamaz hale soktu “

Pandemi ile derinleşen ekonomik kriz bugün Türkiye coğrafyasının geniş bir bölümünü temel gereksinimlerini dahi karşılayamaz bir hale soktu. Pandemi sürecinde işverenler fiyatsız müsaade uygulamaları, kısa çalışma ödenekleri ve türlü öbür teşviklerle korunurken, işçiler can güvenlikleri dahi olmaksızın, üstelik geçmişi dahi aratacak bir güvencesizliğin içine itildiler. İktidar, doğal alanları sermayeye peşkeş çekerek, her türlü kayıt dışılığı göz nazaran göre teşvik ederek, iş cinayetlerini cezasızlık siyasetleri ile ödüllendirerek, personel sınıfının kazanılmış haklarını kelamda yargı içtihatları ve yasal manada yok kararındaki genelgelerle iğdiş ederek her geçen gün sermayeye yeni birikim alanları yaratmaktan geri durmuyor.

“Bu karanlık tablo karşısında direnmekten öbür yol yok”

“İşçi sınıfına selam olsun”

Trendyol’da kendilerine reva görülen yok kararındaki artırıma karşı isyan eden ve kazanımlarıyla bütün emekçi sınıfına, işçilere, hepimize umut olan Trendyol işçilerine selam olsun. BBC Türkçe’de grev tabancaına sarılarak haklarını kazanan basın işçilerine, Alpin Çorap’da iş bırakarak kazanan çorap personellerine selam olsun. Gebze’de şurası Farplas’da devletin kolluk kuvvetleri ile kol kola girmiş işverene karşı hem çalışma koşullarının güzelleştirilmesi hem de sendikal örgütlenme hakkı için fiili ve yasal çabayı büyüten personellere selam olsun. Mersin’de insanlık dışı barınma şartları altında, her gün iş cinayeti riski ile çalışırken üstüne üstlük fiyatları gasp edilen ve hakları için iş bırakan Akkuyu Nükleer Santral çalışanlarına selam olsun. Aksa Jeneratör’de örgütlenme haklarını kullandıkları için işten atılan ve direnişe geçen emekçilere selam olsun.

“Mücadeleyi büyüten işçiye sahip çıkıyoruz”

Maddelerle güdükleştirilmiş grev tabancaını da aşan bir biçimde, gücünü üretimden aldığını bilerek sermayenin tüm tehdit ve zorbalıkları karşısında çabayı büyütmekte ısrar eden tüm işçilerin taleplerine sahip çıkıyoruz.

“Tüm personel ve işçinin istekli avukatlığını üstlenmeye hazırız”

Bizler bu coğrafyada avukatlık yapmaya başladığımız günden bu yana, avukatlık mesleğinin ifa yerinin adliye koridorlarıyla, mahkeme salonlarıyla hudutlu olmadığının şuuruyla hareket ettik. Bir sefer daha bilinsin isteriz ki direnen tüm emekçi ve işçilerin istekli avukatlığını üstlenmeye hazırız. Sermayenin hukuku karşısında sınıfın hukukunu yaratmanın uğraşını vermek için bu arbedede üstümüze düşeni yapmaya hazırız. Bugün hepimize dayatılan bu sefalet şartlarından kurtulmanın tek yolunun birlikte gayret etmek olduğunun şuuruyla direnen dostlarımızın taleplerini sahipleniyoruz. Yaşasın sınıf dayanışması. Yaşasın fiili legal gayret.”

Basın açıklaması, avukatların “Yaşasın sınıf dayanışması” sloganlarıyla sona erdi.