ÖZEL | Ali Tandoğan: ‘Beşiktaş’ta futbolcular Sergen Yalçın’a karşı hal aldılar’

NERGİS AŞKIN – ÖZEL RÖPORTAJ

Teknik yönetici Ali Tandoğan, Skorer’den Nergis Aşkın’a açıklamalarda bulundu. Yeni kuşak teknik yönetici kavramından Harika Lig’e birçok mevzuya değinen Tandoğan son olarak Şanlıurfaspor’u çalıştırmıştı.

“BENİM YAPTIĞIM EN BÜYÜK HATAYDI”
Ayrılık sürecinden bahseden genç teknik adam kelamlarına şöyle başladı; Aslında Urfa’ya 3. gidişim. Çok büyük bir kent. Bugün bana nazaran Muhteşem Lig’de olması gerekiyor hem potansiyel hem seyirci açısından. En az 15 bin bireye oynanan maçlar var. Kıramadığımız şahıslar vardı orada. Aslında olmaması için çok uğraştım ancak kendi kendime düşündüğümde oraya bir vefa borcumun olduğunu hissetim ve gittim. Lakin gittiğimizde oranın iç yapısını pek konuşmamıştık. Oyuncu kümesi ne durumda üzere. Maddi durumda bu sene daha güzeller ancak öbür sorunlar olup olmadığını hiç araştırmadım. Bu da benim yaptığım en büyük yanılgıydı. Bana nazaran orada çok uygun işler yaptık aslında. Bizim asıl maksadımız 2.yarıya hazırlanmaktı. Son maçı kaybedince liderle görüşme yaptık. Lakin o da anladığım kadarıyla panik içerisindeydi. Birinci kere bu türlü bir paranın ve beklentinin çok yüksek olduğu durumdalardı. Şampiyonluk derken alt sıraları görünce kadroda doğal olarak idare tarafında yansılar arttı. Ben de onu rahatlatmak açısından olayın bizden kaynaklandığını ki aslında biz her şeyi yanlışsız yaptık fakat idare dert yaşayacaktı bu türlü bir karar aldım bu sebeple. Oraya gittiğim için çok memnunum lakin artık hedeflerim daha üstlerde. Teknik yöneticilikte 6.senem. Bu da benim için bir deneyimdi. Bundan sonraki süreçte uzun vadede bir mutabakat yapmak istiyorum. Önüme gelen yere gitmek değil gerçek yer hakikat vakit diye düşünüyorum.”

“BU SENE TRABZON’UN SENESİ”
Teknik yönetici Ali Tandoğan, Üstün Lig ile alakalı birçok açıklamada bulundu. Bu dönem Anadolu gruplarının ligi domine etmesini yorumladı.  

“Trabzon’un bu sene ekip olma yolunda çok yeterli ilerlediğini söylemiştim. Söylediklerim çıktı bu hocalık görüşüdür. Anadolu gruplarında istikrar kelam konusu. Bugün Konya, Hatay üzere kadroların düzgün gitmelerinin sebepleri hem disiplinli oynayışları hem de öbür kadroların performanslarının düşüklüğü. Galatasaray Avrupa’da güzel giderken ligde tıpkı performansı gösteremedi. Hem takım yetersizliği hem kalitenin isteyen düzeyde olmayışından ötürü. Bana nazaran baktığımızda geçmişindeki takım yapılanmasına bakın bir de şimdikine. Bu uzun müddette Galatasaray’ın işine yarayacak bir yapılanma fakat şu an için inişli çıkışlı devirler yaşıyorlar. Bizim ülkemizde sabır yok. Çabucak istenen şeyler var. Şu an ayakta duran Trabzonspor var. Uygun futbol oynadılar, kaliteli futbolculara sahipler fakat talihleri da yaver gitti. Kimi maçlar hatırlıyorum çok net kaybedecekleri maçları kazandılar. Bu sene Trabzon’un yılı. Fakat bu futbol 2-3 maç mağlup olup gerilime girdiğinizde sonunu getiremeyebilirsiniz. Biz o gerilimi Bursaspor’da yaşamıştık, sonrası sıkıntı olmuştu.”

“FUTBOLCULAR BANA NAZARAN HOCAYA KARŞI HAL ALDILAR”

Beşiktaş’ta bir devir forma giyen Ali Tandoğan, siyah beyazlıların durumunu kıymetlendirdi ve Lider Karaveli hakkında yorumlarda bulundu.

Geçen sene oyuncu kalitesi istenilen düzeyde olmamasına karşın, o kadar eksiğe karşın bir şampiyonluk yaşandı. Burada alışılmış Sergen hocanın bir başarısı var. Bu grubu ayakta tutabilmek ve bu süreci düzgün yönetim edebilmek üzere. Gerisinden bana nazaran o süreç içerisinde yalnızca futbolla alakalı değil çalışma ile ilgili bir aksaklıklar oldu ve bunlar sakatlıklara yansıdı. Bu yansıyan sakatlıklardan sonra alana sürdüğünüz oyuncular farklı oluyor. Skora yansıyor. Sergen hocanın ardında olan bir taraftar kitlesi var lakin ister istemez içeride bir karışıklık başladı. Futbolcular bana nazaran hocaya karşı hal aldılar. İstenilen performansı vermediler yani. Zira Sergen hoca onlara karşı konuştuktan sonra futbolcular muhtemelen bunları dinledi. Dinleyince de futbolcular kendi ortalarında konuşmuş olabilir. Bunlar çok kolaydır, bilhassa yabancı futbolcular birbirlerini çok fiyatlar. Kendi ortalarında konuşmuşlardır. Şöyle konuştu, bu türlü konuştu, bizi sahneye attı üzere. Artık ne mi değişti ? Alt yapıdan bir hoca geldi. Oyuncu kümesi istedikleri üzere yönlendirebiliyorlar. Sergen hocanın bir dik duruşu vardı. Asarım keserim durumu vardı. Lakin alttan gelen bir hocaya artık bunu yaptıramazsınız. O yüzden futbolcular istenilen düzeyde. Bir de herhalde keyifli bir ortam yaratıldı. Daha huzurlu bir ortam yaratıldı. Hoca da futbolcuların sevdiği bir hal sergileyince doğal olarak birkaç maçtır bu işler kazanılınca hava değişti. Lakin yarın öbür gün kaybedince neler olacağını bilemezsiniz. Sonra ne konuşulacak size söyleyeyim. Esasen altyapıdan gelen hocanın yetersizliği vardı, siz bu hocayla neden devam ettiniz diyecekler. Burası Türkiye. Çok kolay, çabucak hazır.

“LÖW FENERBAHÇE’DEN KOVULDU ADANA’DAN KOVULDU SONRA…”

Ali Tandoğan Fenerbahçe’de İsmail Kartal ve Löw ile ilgili fikirlerini şu formda açıkladı ;

Bizim ülkemizde hoca olmak çok güç bir şeymiş ben onu anladım. Bakın Löw dediğiniz hoca dünya şampiyonu oldu lakin dünya şampiyonu olmadan evvel Fenerbahçe’den kovuldu. Adana’dan kovuldu. Dünya şampiyonu olan bir adamdan bahsediyoruz. Sizin bu adamı buraya getirme ihtimaliniz yok olağanda. Bu kadar büyük bir başarıyı elde etmiş insanları harcayacak kadar üst düzeyde olamayız yani. Bugün bir sürü hocalar gönderildi. Sergen Yalçın, Fatih Terim. Bu işler çok kolay. Şunu diyebilirsiniz hocam muhakkak bir yaşa geldiniz, daha dinamik hocalarda çalışmak istiyoruz. Bu olabilir. Lakin bakıyorsunuz yerine deneyimli bir hoca geliyor. Artık burada da İsmail Kartal’ı çağırıyorsunuz, grubun başına getiriyorsunuz. O da Fenerbahçeli olduğu için doğal olarak bu türlü bir süreci hiç kimse kaçırmak istemez. Daha evvel İsmail hoca burada çalıştı. Bu kadar küçük görülebilecek bir hoca değil. Artık İsmail hocanın dönem sonuna kadar maçları üst üste kazandığını. Löw geldi. Başarısızlık oldu. Niçin gönderdin diyecekler. Birebirini Emre Belözoğlu için söylüyorlar. O vakit şunu şöyle yapmak lazım. Bir süreç yaşanması lazım. O süreçte İsmail hocaya bakarsınız bu işi uygun mi yapıyor. O vakit onunla devam edeceksiniz. Artık İsmail hocanın ne üzere bir ruhsal durumu var bilmiyoruz lakin o da herhalde hocam siz çıkın biz dönem sonuna kadar arkanızdayız dediler. Onun da bu kadar büyük bir camiayı reddetme talihi yok. O da demek ki her şeyi bilerek ve kabullenerek buraya geldi.

“FENERBAHÇE’NİN YIRTICI BİR TAKIMI YOK”

Fenerbahçe’nin bana nazaran yırtıcı bir takımı yok. Topla bağlantıları çok yeterli olan fakat savunma manasında agresif bir oyun sergilemiyorlar. Pereira 3’lü sistem oynattı. Bana nazaran performans olarak âlâ işler yapıyordu lakin başarılı giderken 3’lü sistem çok güzel diyorlardı sonra bir anda işler berbata gidince bu sistem nedir niçin 4’lüye dönmüyor diye konuşuldu. Bunu dünyada birçok hoca oynatıyor. İnsanlarımız kabullenmede zorluk yaşanıyor. Bizde her şey skora bağlı. Pereira’nın yaşadığı en büyük sorun kendi oynattığı sistemde oyuncu kalitesinde sorun vardı bence.

“BU SÜREÇTE FATİH HOCAYI KULLANDILAR”
Tandoğan, Fatih Terim ve Galatasaray’ın yollarını ayırmasını yorumladı. Fatih hocanın kullanıldığını söyleyen Tandoğan şu tabirleri kulandı; “Galatasaray’da Fatih Terim’in çalıştığı süreci bir değerlendirirsek, çok önemli bir şampiyonluk süreci oldu. Demek ki Fatih hocanın muvaffakiyetleri var. Her sene Galatasaray’ın şampiyon olduğu bir süreç var mı yok. Bu o periyotlarda gelen liderlerle alakalı. Yeni gelen liderler kendisinin güzel bir mesleği olsun ister. Bunun içerisinde lider değiştirdi Galatasaray. Evet başarısız bir süreç vardı, baskılar da vardı fakat zati dönem başında Mustafa Cengiz de Fatih hocayla devam edip etmemekle ilgili açıklamasını yaptı. O vakit bu istikrarı dönem başında gelen lider da devam ettirseydi. Hiç muahede yapmasaydı. Biraz Fatih hocayı da kullandılar bu süreçte. Çok berbat bir gönderiliş oldu. Bizim ülkemizde bu bu türlü. Çok yeterli hocaları bir noktadan sonra çöp poşeti üzere atıyorlar. Fatih Terim’i hiçbir noktada eleştirme talihi yok. Şöyle eleştirebiliriz şurada şunu yapsaydı bunu yapsaydı üzere. Onun dışında oturup size ders verebilecek adamı çok rahat bir halde gönderebiliyorsunuz.”

“TORRENT’İN ANLAMASI BİR İKİ GÜNDE OLACAK İŞ DEĞİL”
“Domenec Torrent işi bilen bir adam ki herhalde ekibin başına getirildi. Bu işler bir iki günde olacak işler değil. Geldi ne dedi 5 saniye kuralı. Bu mesela çabucak olacak bir şey değil. Ligi tanımıyor derseniz de ligi tanımak kıymetli değil oyunu okumak değerli.”

Ali Tandoğan yeni kuşak teknik yönetici kavramını şöyle kıymetlendirdi; Yeni kuşak teknik yöneticiler çok daha girişken, korkusuz, yeniliklere açıklar. Yeni hocalar da kimileri kendilerini çok yeterli pazarlıyorlar o da farklı bir husus. İşte İngilizce tabirler, garip garip şeyler koyarak insanların gözleri boyanıyor. Liderler da futbolu çok anlamadıkları için vay adama bakar mısınız inanılmaz şeyler anlatıyor diyorlar. Bu türlü aldanmalar var. Halbuki ben 35 yılımı futbola verdim, elbette eksiklerim vardır fakat bu iş birazcık pazarlamaya döndü. Kimileri gidiyor bilgisayarlarla liderlerin yanına. Bizim sistemimiz bu olacak diyorlar. Bu anlatma ile uygulama çok farklı şeyler. İçi çok dolu olduğunu düşündüğünüz bir insan alana yansıtamayabilir bunu. Kimileri da oyuncu bağlantıları dayanılmaz oluyor ve maç kazandırıyor oyuncu ona. Oyuncu kümesi ona olan sempatisinden ötürü bir bakıyorsun alanda uçuyorlar. Ne hocalar biliyorum alanda hiçbir şey göstermeden maç kazanan. Yeni jenerasyon hoş geliyor. Hepimize çok önemli talihler verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Birtakım arkadaşlarımız kimi hocaların altında çalıştı, kimileri yeni başladı üst düzeylere çıkabildiler. Ben bu işi 6 yıldır yapıyorum. Çok önemli burnum çok sürtüldü. Düşünce yaşayan ekiplere gittik. Kendi yaş grubumda en deneyimli hocalardan bir tanesi oldum. Lakin bu iş biraz da insanların ikili bağlantılarıyla olması gerekmiyor. Bırakın da bir hocayı tanıyın. Bu çok değerli.

“EN MAKÛS TEKNİK YÖNETİCİ TİGANA”
Ali Tandoğan futbolculuk periyodunda çalıştığı en âlâ ve en berbat teknik yöneticisi açıkladı: “Aslında kendi teknik yöneticiliğimi baz aldığımızda biz o devir hiçbir şey yapmıyormuşuz. O periyottaki futbol bu türlü değildi olağan ki. En makus teknik yöneticisi sorarsanız Tigana’ydı. Hiçbir şey göstermiyordu bize alanda. Lakin bakıyorsunuz Tigana’ydı. En âlâ olarak Ersun Yanal, Ertuğrul Sağlam, İstek Çalımbay diyebilirim. İstek hoca ile çok çalışamadık lakin kendini çok geliştirdi bu periyotta.”

Genç teknik yönetici maksatlarının büyük olduğunu söylerken şu tabirleri kullandı; Meslek planlamamda üst düzeyde olmak var. Fakat bizim ülkede gruplarda talihiniz 3 maç. İtimat hissedemiyorsunuz. 1 aylık bir süreciniz var. O 1 aya kadar ne olduğunuzu anlatamadan gidiyorsunuz aslında. En üstte olmayı başaracağıma inanıyorum. Büyük zorluklar içinde olduğumu biliyorum lakin takviyesiz ve sıkıntı olacak fakat düzgün bir hocalık mesleğim olacağına inanıyorum.