Gündem
Akkuyu nükleer santralinde su arıtma işini Türk firması yapacak
Türkiye’nin ilk nükleer santrali Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) Projesinin su arıtma işi bir Türk firmasına emanet.
Su arıtma alanında 32 yıllık ulusal ve uluslararası tecrübeye sahip ve özellikle tuz arıtmada dünyanın ilk 20 şirketi arasında gösterilen Aquamatch firması, dev projenin nükleer enerji üretimi sırasında reaktörün soğutulması için kullanılacak deniz suyu ile ve tesislerde kullanılacak içme suyunu arıtma görevini üstlenecek.
Aquamatch’in Bölge Sorumlusu Vildan Canik, bu kadar özel bir projenin parçası olmaktan gurur duyduklarını belirterek, “Türkiye’nin ilk nükleer santralinde Aquamatch olarak bizim de bir imzamız var” dedi.
Türkiye’nin de diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gelişmiş ve güvenli teknolojiler ile yapılan kendi nükleer enerji santralinin olmasının önemine dikkat çeken Canik, “Akkuyu NGS gibi büyük bir projenin su arıtma işinin bir Türk firması tarafından yapılması, tüm montaj ve devreye almanın Türkiye’den yapılması ve sonrasında bakım ve servis hizmetlerini de bizim verecek olmamız çok önemli. Bu projeden sonra Türkiye’deki ve dünyadaki diğer nükleer santrallerde tesis kurabilme imkanımız olacaktır. Biz de bu proje ile yöntemsel olarak pek çok tecrübe edinmiş olduk” şeklinde konuştu.
Pandemide yerli sanayiye ‘can suyu’ oldu
Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom’un yapımını üstlendiği proje, 400’den fazla Türk firmasına tedarik zincirinde yer vererek başarılı yerelleştirme örneklerinden biri oldu. Mersin’in Gülnar ilçesinde inşaatı hızla devam eden ve bölge ekonomisini de canlandıran proje, pandemi döneminde yerli sanayiye ‘can suyu’ veren önemli bir proje oldu. Projede yer alarak nükleer santral alanında deneyim kazanan firmaların gözü artık dünyada enerji krizi ve iklim değişikliği mücadelesi nedeniyle artan nükleer santral projelerinde yer alma fırsatı oluşturmak.
“Suyun denizden arıtılması ile yeraltı suları korunacak”
Yaklaşık bir yıldır Akkuyu NGS projesinde reaktör soğutması için kullanılacak olan demineralize suyun temini ve idari binaların kullanım suları için deniz suyu arıtma sistemi olmak üzere iki farklı alanda çalışan firma, daha önce de birçok enerji projesinde yer almıştı. Avşa Adasının yıllardır süren su sorununu çözen arıtma tesisini de kuran firma, şehir ve endüstriyel ölçeklerde tesisleri anahtar teslim kurabiliyor. Akkuyu NGS’deki deniz suyu arıtma tesislerinin 2022 yılında tamamlanacağını belirten Canik, bu tesisler aracılığıyla yapılacak olan arıtma işinin Akkuyu NGS projesi için olduğu kadar çevre için de büyük önem taşıdığının altını çizdi. Canik, projede kullanılacak tüm suyun denizden arıtılmasının yeraltı sularını koruyacağını belirterek, şöyle konuştu:
“Dünyadaki toplam suyun yüzde 3’ü yeraltı su kaynağı olup, yüzde 97’si deniz ve okyanuslardır. Dolayısıyla uygun ve verimli teknolojiler ile bu kaynağı değerlendirmek gerekiyor. Günümüzde yaklaşık 1 milyar insanın temiz içme suyuna ulaşımı yok, yaklaşık 2 milyar insan yüksek su stresinin olduğu ülkelerde yaşıyor, yaklaşık 700 milyon insanın 2030’a kadar suya daha kolay erişebilecekleri yerlere göç etmesi bekleniyor. Susuzluk göçlere de sebebiyet vereceği için temiz su tedariki sosyoekonomik olarak çok önemli. Su arıtımı ve kullanım suyu sağlanması ile hem tarımsal faaliyetler hem de endüstriyel faaliyetlere imkan sağlanmış olacak ve dolayısı ile bölge kalkınacak.”
Akdeniz ekosistemi gözlem altında
Aquamatch’in kuracağı arıtma sistemleriyle Akkuyu NGS’nin soğutma suyu Akdeniz’den çekilecek ve kullanılan su tekrar denize deşarj edilecek. Bu sistemin deniz suyunun ısıtacağı ve deniz canlılarını etkileyeceği gibi iddialara karşın, uluslararası denetçi kuruluşların hazır bulunduğu çok sayıda kapsamlı araştırma ile deniz suyunun kullanımında doğaya herhangi bir şekilde zararının olmayacağından emin olunduğu kaydedildi.
Proje için bölgede jeolojik araştırmalar kapsamında 876 farklı noktada inceleme yapıldı. Santralin 30 kilometre çapında ekolojik araştırmalar gerçekleştirildi. Hidrolojik araştırmalar kapsamında ise su seviyesi ölçümleri gerçekleştirildi. Suyun sıcaklık değerleri ölçülerek, bir yıl boyunca gün içerisinde berraklık seviyesine bakıldı. Deniz tabanında ve karada 520 kuyu açılıp 3 bin 856 numune toplandı. Deniz araştırmaları kapsamında 22 kilometrekarelik bir alanda batimetrik araştırmalar gerçekleştirildi. Deniz suyu akımlarının ölçülmesi amacıyla 6 adet, dalga parametreleri için ise 4 adet istasyon kuruldu. Suyun içerisinde 40 noktada oşinografik ölçümler gerçekleştirilerek, kıyı şeridi değişimleri kayıt altına alındı ve deniz suyu yüzeyi sıcaklık değerleri ölçüldü. Tüm bu ölçümlerin sonunda oluşturulan modelleme, değişik derinliklerde 20 farklı noktadan su örnekleri alınarak yapıldı. Deniz araştırmaları ve ekolojik araştırmalar kapsamında ayrıca deniz dibinde bulunan canlı grupları, planktonlar, fitoplanktonlar, zooplanktonlar, balık faunası analizleri de gerçekleştirildi.
Yapılan tüm araştırmalar sonucunda soğutma suyunun Akdeniz’e deşarjının deniz suyunda en fazla 0,5 santigrat derece bir artış oluşturabileceği, bu oranın da Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği hükümlerine ve uluslararası standartlara uygun olacağı ifade ediliyor.