Düzgün Parti Kalkınma Siyasetleri Lideri Prof. Dr. Ümit Özlale: Güç Krizi de 128 Milyar Dolar olayı da yandaş sermayeye kâr yaratma hedefli

Yaşanan güç krizi ve 128 milyar tartışmalarının temelinde benzeri sebeplerin yattığını söyleyen Güzel Parti Kalkınma Siyasetleri Lideri Ümit Özlale, “Bu iki skandal ortasındaki benzerlikleri devleti yönettiğini unutan liyakatsiz takımlar, yandaş sermaye için kâr alanları yaratma motivasyonu ve baskılayarak tahlil alabileceğini sanma olarak özetleyebiliriz” dedi.

Daktilo1984’te kaleme aldığı yazısında ülkede yaşanan güç krizi ve 128 milyar “skandalının” ortak özellikleri olduğunu söyleyen Özlale, “Her alanda olduğu üzere güçte de öngörüsüz, tenkide ve bilime kapalı, bilgisiz cüretiyle en kritik bahislerde bile her türlü riski alan, gözleri paraya gülen bir anlayış var karşımızda” diyerek hükümeti eleştirdi.

“İyimser yaklaşımla liyakatsizlik, gerçekçi yaklaşımla yandaş sermayeye kâr alanı yaratmak”

“Merkez bankaları ve güç bürokrasisi, kendi sorumluluk alanlarında güvenliği sağlamakla yükümlü” diyen Özlale, liyakatsiz takımların bu vazifesi yerine getiremediğini söyleyerek hükümeti eleştirdi. Özlale, şöyle devam etti:

“Eğer güç bürokrasisi Azerbaycan ile yapılan Faz-1 muahedesini -hem de şartlar çok uygunken- yenilemiş olsaydı, her sene tıpkı düşünceyi çıkaran ve doğalgaz ithalatımızda yükü yalnızca yüzde 10 civarında olan İran’ın doğalgazına bu kadar bağımlı olmazdık. 2020 yazında petrol ve doğalgaz fiyatları şimdikinin neredeyse dörtte biriyken ve global ölçekte güç fiyatlarının artmasına kesin gözüyle bakılırken güç arz güvenliğimizi artıracak orta ve uzun vadeli mutabakatlardan uzaklaşıp spot piyasalara yönelmek optimist bir yaklaşımla liyakatsizlikten, gerçekçi bir yaklaşımla da yandaş sermaye için kâr alanı yaratmaktan diğer bir şey değil.

İktisat bürokrasisinin yandaş sermayeyi kollamayı kendisine bir vazife edindiğini söyleyebiliriz. Bunun çok daha vahimi maalesef güç kesiminde gerçekleşiyor. Her ne kadar güç bürokrasisi 2020 yılı itibariyle spot LNG piyasasında fiyatların düşük seviyede seyretmesini strateji değişikliğinin münasebeti olarak gösterse de yandaş firmalara yeni kar alanları yaratma isteğinin çok daha baskın bir rol oynadığını görüyorsunuz.”

“Liyakatsiz ve yandaş sermayeyi kollayan takımlar Cumhuriyet tarihinin bu en büyük güç skandalını doğurdu”

“Uzun vadeli doğalgaz boru sınırı muahedeleri yapıp güç güvenliğini sağlasaydık, güç fiyatlarındaki artışı öngörüp depolama tesislerinin kapasitesini arttırıp bu depoları doldursaydık, enerjiyi farklı kaynaklardan elde edecek bir strateji izleseydik, şurası gücün içinde yer alan verimsiz HES’lere ve lisanssız GES’lere bel bağlamasaydık, uygun maliyetlerle iletim altyapımızı yenileseydik, global ölçekte artan güç fiyatlarından bu kadar etkilenmezdik. Liyakatsiz ve yandaş sermayeyi kollayan takımlar, iktidar partisinin güç piyasasını getirdiği durum ve sorunları kısa devirde makyajlama isteği Cumhuriyet tarihinin bu en büyük güç skandalını doğurdu.”

Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.